Enerciiii: Sosyal Medya Dilan Polat’ı Nasıl Harcadı?
Türkiye bir aydır Dilan Polat’la yatıyor, Dilan Polat’la uyanıyor. Türkiye bir aydır yoğun ama sosyal medya uzun süredir gündemde. Sosyal medya aylardır şu soruyu soruyor: Zenginliğini gözümüze sokan Dilan Polat’ın parasının kaynağı nedir? Televizyon programlarına katıldı, açıklamalarda bulundu. Kimseyi ikna edemedi. Geçtiğimiz ay tüm Türkiye sorular sormaya başladı, soruşturmalar ve gözaltılar yaşandı. Sonra beklenen oldu, Polat ailesi tutuklandı.
Birkaç yıl öncesine kadar Dilan Polat’ı kimse tanımıyordu. Doğum fotoğrafçılığıyla başlayan kariyeri ani bir ivmeyle zirveye ulaştı.
Eşinin kendisine aldığı hediyeleri sosyal medyada yoksullara göstermesiyle tanındı.
Ekonomik krizin zirve dönemlerinde yaptığı zenginlik pornografisi kendisine etkileşim, şöhret ve nefret şeklinde geri döndü.
Sınıf nefretinin ne olduğunu bilmeyen Dilan Polat, biriktirdiği serveti dar gelirli bir sosyal medya kullanıcısının üzerine fırlatıp bumerang gibi yüzüne vurdu.
Bu reaksiyon tamamen organik ve doğal olarak gelişti. Tepkiler arttıkça internet siteleri daha fazla Dilan Polat içeriği yayınlamaya başladı.
Okurlardan gelen şikayetleri sık sık okuyoruz, “Bu kadar yeter, artık Dilan Polat’ı istemiyoruz.” Ancak ülke ve dünya yanarken maalesef en çok okunan içerik yine Dilan Polat’ın içerikleri oldu.
Dilan Polat, kendisine yöneltilen nefreti “kıskanıyorlar, dayanamıyorlar” gibi ifadelerle uzaklaştırdı ve üzerine gelen çığı fark edemedi. İnsanlara küfredip yüzlerine tükürdü!
Tamamen örgütsüz ve birbirinden habersiz yüzbinlerce (evet yüzbinlerce) sosyal medya kullanıcısı Dilan Polat’ın servetini sorgulamaya başladı.
Telefon ekranından yüzümüze göstermeye devam ettiği zenginliğin kaynağı neydi?
Fısıltı gazetesi çalışmaya başladı ve şimdi de sosyal medya kullanıcıları Dilan Polat’ın yüzüne vurmaya başladı: Paranın kaynağı ne?
Dedikodu ve iddialar havada uçuştu ve MASAK devreye girdi. Sosyal medya, devlet kurumlarını yeniden harekete geçirdi.
Tamamen örgütsüz kalan ve yüzlerine çeyrek altın atılarak adeta alay edilen halk, devletin kurumlarını seferber etti. Soruşturmalar, gözaltılar ve ardından tutuklamalar
Türkiye’de muhtemelen haksız yere zenginleşen binlerce “saygın iş adamı” vardır. KYK yurtlarında tabldot yeme pratiği yapan ve bir sonraki asansör kazasını bekleyen öğrencilerin fırsatlarından yararlanan binlerce, onbinlerce “birdenbire zengin” insan ortaya çıktı…
Göstermiyorlar. Haksız kazançlarını yüzümüze vurmuyorlar. Göremediğimiz için buna katlanıyoruz.
Örgütsüz ve birbirleriyle hiçbir bağlantısı olmayan sosyal medya kullanıcıları, Dilan Polat’ı sadece sosyal medya paylaşımları yaparak heba etti. Dilan Polat’ın paylaşımlarına tepki gösterdi ve sorguladı.
Şu soruyla bitirelim: Bu insanlar örgütlenmiş olsaydı kime, nasıl harcayacaklardı?